1 Mayıs 2009 Cuma

Güller ve Leylaklar



Başlık yeşilçam filmi gibi oldu,olsun o filmleri
özlüyoruz zaman zaman.O zamanları özlediğim gibi,
İnsanların daha yapmacıksız,içten olduğu.Bugün
1 Mayıs Datça'da da sakin bir şekilde kutlandı,
işçi çocuğu olarak emeğin ne denli kutsal olduğu-
nun bilincindeyim.Emeğiyle,alın teriyle ailesini
geçindiren herkese selamlar,saygılar,sayfama
şimdi koyacağım Leylak ve gülü onlara hediye ediyo-
rum.
Neyse Güllerden başlayayım,evimin bahçesindeki
pembe gül tomurcuk vermiş,fotoğrafını çekmiştim ki,
bir arkadaşımla karşılaştım,"hadi gel sana çay
ısmarlayayım "deyince yol üstünde küçük bir çay
ocağına gittik,bu gibi yerlerde çay daha iyi olu-
yor.Laf lafı açtı benim çiçek fotoğrafları falan
çektiğimi biliyor ya "benim güllerden bahsettim mi
sana"dedi,ve güllerini anlatmaya başladı,biraz sonra
da "hadi gel güllerime bakalım"deyince arkadaşımın
motoruyla evine gittik.Gülleri aklına gelince çok
heyacanlandı,kıramadım.Rengarenk güller,kimilerinin
artık zamanı geçmek üzere,kimileri tomurcuk.Bir kaç
fotoğraf çektim ama benim daha çok doğadaki çiçek-
ler ilgimi çekiyor.Tabii bahçesinde bu çeşit çiçekler
dikip bakanlar için çok hoş bir uğraş,onların arasın-
da dolaşmak ,güzelliklerini seyretmek dinlendirici
bir olay.Kısacası bu aylarda güller bahçelerde
bir kartpostaldan çıkmış gibi durmakta.
Leylaklara gelince öğretmen evinin hemen önünde
salkım şeklinde morumsu çiçekleri olan 3-4 ağaç
var,ağaç diyorum ağaç olmuşlar.Denizde duran bir
yatın fotoğrafını çekiyordum,dikkatimi çekti,çok
hoş görünüşlerinin yanında bayağı kokulular.Geçmişte
misafirlik günlerinden çağrışım yaptı bu dedim
Leylak kokusuna benziyor,arkadaşlardan bazıları
evet bunlar Leylak dediler,onlara dayanarak ben de
Leylak diyorum.Ağır kokulu kolonyalar bana dokunur;
polen allerjisi var ama son yıllarda biraz azaldı,
gidip leylakların çiçeklerini kokladım fazla etkisi
olmadı.İlginç olan bu çiçekler benim gibi diğer arka-
daşlarımın da da dikkatini çekmemiş,fotoğraf çekmeye
meraklı olduğumdan bu yana daha önce göremediğim
ne ayrıntılar varmış meğer.Bakmışız ama görememişiz,
neyse zararın neresinden dönsen kazançtır derler ya!

3 Mayıs Pazar günü Akdenizden Egeye etkinliği var,
bir terslik olmazsa katılacağım.Akdeniz'den testile-
re doldurulan sular Ege'nin sularına bırakılacak.
12 km ye yakın bir yürüyüş,beni korkutan yürümek
değil de toz.Biz yürürken onlarca araba yanımızdan
hızla geçiyor,toz duman yürüyenler cezalandırıyor.
Onlar da Ege tarafındaki Gereme denilen yerde piknik
yapacaklar ya ne yaparsın ilginç insanlarız işte...

Hiç yorum yok: